HZ. ADEM’DEN HZ. MUHAMMED’E İSLAM MEDENİYETİNE ETKİ EDEN DOĞAL AFETLER
──────────────────────────────────────────────────────────────────────────────
Başlık: Hz. Adem’den Hz. Muhammed’e İslam Medeniyetine Etki Eden Doğal Afetler
(The Islamic Prophet Muhammad the Prophet from Adam Medeniyetine Eden Effect of Natural Disasters)
Yazar: Ali Ağırman
Danışman: Prof. Mustafa Ağırman
Yer Bilgisi: Atatürk Üniversitesi / Sosyal Bilimler Enstitüsü / İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı
Tez Türü: Yüksek Lisans
Dil: Türkçe
Tez Yılı: 2014
Tez No: 372374
Sayfa Sayısı: 90
Konu: Din (Religion)
──────────────────────────────────────────────────────────────────────────────
ÖNSÖZ
Doğal âfetler insanların müdahalesi dışında gerçekleşen olaylardır. İnsanoğlu tarih boyunca birçok âfete maruz kalmış ve hepsinden de olumsuz bir şekilde etkilenmiştir. İnsanların afetlerle tanışması insanlık tarihiyle yaşıttır. Bilinen en eski kayıtlarda dünyanın farklı yerlerinde meydana gelen afetlerle ilgili bilgilere rastlanmıştır. Vuku bulan bu afetlerde binlerce insan yaşamını yitirmiştir.
Bütün Peygamberlerin konusunun geçtiği coğrafyalarda, doğal afet olarak en çok kıtlık, kuraklık ve bunların neticesi olarak salgın hastalıklar öne çıkmıştır.
Tezimizin ana konusu olması sebebiyle doğal afetlerin, muhatab olunan yerlerin doğal afetlere olan etkileri veya doğal afetlerin konu edilen yerlere olan etkilerini detaylı incelemek için coğrafi şekil ve iklimi tezimizin konusuna dahil ettik.
Tarihin her döneminde insanlık doğal afet olarak kabul edilen kuraklık ve onun doğal bir sonucu olan kıtlık hadiselerini yaşamıştır.
Kıtlıklar meteorolojik etkenlere bağlı olarak ne zaman, nerede ve hangi durumlarda ortaya çıkacağı önceden bilinmediği ve ölümcül neticeler verdiği için aynı zamanda bir afet olarak da değerlendirilir.
Kıtlıkların ortaya çıkmasına sebep olan olaylar oldukça fazladır ve bu olaylarda çoğu kere bir doğal afettir. Sel, yangın, kuraklık, deprem, çekirge istilası, salgın hastalıklar, aşırı soğuk ve sıcaklıkların da kıtlık hadiselerine yol açtığı bilinmektedir. Ayrıca eşkıyalık olayları, isyanlar ve harpler gibi siyasal ve sosyal olayların da kıtlık hadiseleriyle yakın ilişkisi vardır. Bu tür olayların arkasından da kıtlıklar yaşanmaktadır.
Bu sebeple kıtlık olayları, bir doğal afetle bağlantılı olarak ortaya çıkmaları durumunda insanların iradesi dışında olduğu için doğal afet olarak kabul edilir. Ancak, siyasi ve sosyal olayların sonucunda ortaya çıkması durumunda insanların iradesi dâhilinde olduğu için bir afettir, ancak doğal değildir.
Tarihi süreç içerisinde dünya üzerinde çeşitli sebeplerden dolayı kuraklık ve onun tabi bir neticesi olan kıtlık hadiseleri görülmüştür. Doğal afet olarak adlandırabileceğimiz kuraklık, etkisi altına aldığı coğrafi alanın boyutuna göre tesiri büyük, orta veya küçük ölçeklerde olmuştur.
Bu afetlerin neticesinde; göç hareketleri, yiyecek fiyatlarının artışı, karaborsacılık, aç kalan insanların hayatta kalabilmek için değişik beslenme yolları araması, salgın hastalıkların zuhuru, açlık veya açlığın sebep olduğu kötü etkenlerden dolayı ölüm hadiseleri ortaya çıkmıştır.
Kıtlıkların ortaya çıktığı dönemlerde, toplumu sosyo-iktisadi açıdan derinden etkilemiş ve açmış olduğu yaraların sarılması uzun yıllar almıştır.
Kur’an-ı Kerim’de, konu edilen kavimlerin helakının Allah’ın gazabı olarak geçtiği gerçektir. Bu kavimlerin helakının doğal afetler üzerinden gerçekleştiği günümüz bilim adamlarının incelemesiyle ortaya çıkmıştır.
Allah (c.c.), bir topluluğa azab vereceği zaman, o topluluğun coğrafi şekil ve iklimine göre afet verir. O topluluk kendilerini hangi alanda üstün görüyorlarsa Allah (c.c.) da o toplumu, üstün gördükleri alanda cezalandırıyor.
Peygamberler Tarihi döneminde yaşanmış doğal afetlerle ilgili çalışmamızda, konu başlıklarını olaylara göre sınıflamadık. Böyle yapmanın, konu bütünlüğü açısından doğru olmayacağını düşündük.
Özellikle Medine dönemini ele aldığımızda, hicretin dokuzuncu yılı dışındaki doğal afetlerin belirtilmesinde belli bir konu sıralaması yoktur. Zemzem Kuyusunun açılmasını, konumuz dahilinde işlememizin sebebi; doğal dengeyi etkilemesi sebebiyledir. Kuyunun açılması insan eliyledir. Bu doğal olaylara aykırıdır. Ama Mekke’de olan kuraklığı etkilediği için tezimizde bu konuyu işledik.
Fil vakası, Kur’an’da ilahi gazap olarak ifade edilse de, biz buradaki yaşanan olaylarda tabii doğal dengenin etkisinin varlığı sebebiyle bu konuyu ele aldık. Ebrehe’nin Mekke üzerine yürümesinin sebebi; Hristiyanlığı Arabistan bölgesinde yaymak ve kendi hakimiyetini kurmak içindi.
Ebrehe’nin ordusunun bozguna uğraması, Arap medeniyeti açısından önemli dönemeçtir. O olaydan sonra Mekke’nin önemi daha da artmıştır.
Tebük Seferine detaylı şekilde değinmemizin sebebi; seferin başından sonuna kadar, sıcaklık ve kuraklığın bu seferi etkilemiş olması sebebiyledir. Çünkü seferde yaşanan olayların ana etkenlerinden birisi de kuraklık ve sıcaklıktır.
Tebük Seferindeki mucizelere yer vermemizin sebebi, tezimizin konusu itibariyle, bu seferde yaşanan sıcaklık ve kıtlığın ne boyutlara vardığını göstermek içindir. Peygamberimiz, çok sıkıntılı durumlarda mucize göstermiştir.
Çünkü Peygamberimiz, kendi ümmetinin kendisinden mucize istemesini yasaklamıştır. Salih Peygamberin ümmetinin başına gelenleri örnek göstermiştir. Onlar, Salih Peygamberden mucize göstermesini istediler.
Mucizeyi görünce önce mucizeyi inkâr ettiler. Sonra, deveye zarar verdiklerinde kendilerine gazabın geleceğinin, onlara Salih Peygamber tarafından bildirilmesine rağmen deveyi öldürdüler. Ardından, gazap kendilerini bulmuştur. Peygamberimiz de, ümmetinin bu duruma düşmesinden endişe ettiğinden, mucize istemelerini yasaklamıştır.
Humma hastalığı salgın hastalıktır. Peygamberimiz vefat etmeden önce ateşli humma hastalığına tutulmuştur. Bu hastalık sebebiyle; Peygamberimiz 632 yılında mübarek ruhunu teslim etmiştir.
Tezin tamamını okumak için buraya tıklayınız : HZ. ADEM’DEN HZ. MUHAMMED’E İSLAM MEDENİYETİNE ETKİ EDEN DOĞAL AFETLER
Bu tez çalışmasına ulaşmak için Ulusal Tez Merkezi platformunu kullanabilirsiniz.